Mevlid Kandili ve Önemi
Mevlid Kandili, Başta Arap ülkeleri olmak üzere, bütün ülkeler karanlık ve açmazda iken, insanlığı aydınlatarak huzur, mutluluk ve adalete kavuşturmak üzere âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (S.A.V.) Rebiül Evvel Ayı'nın 11. gecesi Mekke'de Kureyş kabilesinin bir ferdi olarak dünyaya teşrif ettiler.Osmanlı döneminde bu gece 11. "Mevlid-i Nebi" olarak merasimle kutlanması devrin padişahı tarafından emrolunmuştu. Günümüzde de Mevlid Kandili olarak kutlanmaktadır.
Peygamber Efendimiz (S.A.V.)'e 40 yaşında nübüvvet görevi Cebrail (A.S.) tarafından tebliğ edilmiştir. Eşi Hz. Hatice, amca oğlu Hz. Ali, sadık arkadaşı Hz. Ebubekir ve evlâtlığı Zeyd, kendisine ilk inananlar olmuşlardır. Bakara Suresinin 151. âyet-i kerimesinde açıklanan tebliğ görevine önce Mekke'de başladı. Tebliğin başlamasıyla müşriklerin zulmü de artmaya başlamıştı. 24 Eylül 622'de Mekke'den Medine'ye hicret, daha sonra Mekke'nin fethedilmesi, ve veda haccı ve hutbesi. Ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (S.A.V.) veda hutbesinde: "Müslümanlar, size öyle bir emanet bırakıyorum ki; ona sımsıkı sarıldıkça yolunuzu şaşırmazsınız. O emanet Allah'ın Kitabı, Kur'an'dır." buyurmuştur. Bu emanetin yaşanması ezelde, Allah'ın bizim için tayin ettiği vesilenin istenmesiyle mümkündür:
5/Maide-35:Ey (Allah'a ulaşmayı dileyen iman sahipleri) âmenu olanlar! Allah'a karşı takva sahibi olun. O'na ulaşmaya vesile olanı (vesile olan kişiyi Allah'tan) isteyin. Ve Allah'ın yolunda cihad edin ve böylece felâha erin.
BÜTÜN İSLÂM ALEMİNİN MEVLİD KANDİLİNİ KUTLAR HAYIRLARA VESİLE OLMASINI DİLER.
[post_ads]
YORUM